Ozon Tedavisi

Ozon ve Ozon Tedavisi Nedir?

Ozon tedavisi, ozon gazı kullanan tıbbi uygulamaları ifade eder. 19. yüzyılın ortalarında keşfedilen ozon gazı (O3), üç oksijen atomundan oluşan renksiz ve kokusuz bir gazdır. Üst atmosferde, bir ozon gazı tabakası dünyayı güneşin UV ışınlarından korur. Medikal Ozon ise %5 ozon ve %95 saf oksijen karışımından oluşmaktadır. Klinik kullanım için kullanılan oksijen, kesin terapötik dozlarda uygulanan ve asla inhalasyon yoluyla uygulanmayan tıbbi bir derecedir.

Medikal Ozonun Tedavi İçin Uygulandığı Hastalık ve Durumlar

• Bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi,
• Damar dolaşım bozukluklarının giderilmesi,
• Romatizmal hastalıklar ve fibromiyaljinin kontrolü,
• Bel ve boyun fıtıklarında ağrının azaltılması,
• Diyabet ve diyabete bağlı komplikasyonların özellikle ayak yaralarının tedavisi,
• İnsülin direncinin azaltılması, metabolik sendrom ve yağlı karaciğerin tedavisi,
• Yara ve yanık tedavileri,
• Kolit olarak geniş anlamda ifade edebileceğimiz inflamatuar barsak hastalıklarının tedavisi,
• Kronik yorgunluk sendromu,
• Baş ağrıları, migren,
• Alerjiler,
• Akut viral hepatitler ve herpes (uçuk) tedavisi,
• Tekrarlayan vajinal mantar,
• Kanserde destek tedavi,
• Ciltte yaşlanmanın geciktirilmesi,
• Sağlıklı yaşlanmanın sağlanması için uygulanabilir.

Ozon Tedavisi Uygulanma Yöntemleri

1. Major Ozon Uygulaması

• Damardan alınan 100 ml kan uygun şartlarda ozonlanarak tekrar aynı kişiye geri verilir. Hafta da 2-3 kez , 10-12 seans uygulanır. Diğer ozon tedavileri ile desteklenebilir.

2. Minör Ozon Uygulaması

• Kişiden alınan 2-5 cc kanın, belirlenmiş dozda ozonla karıştırılarak kas içine enjekte edilmesidir.

3. Torbalama

• El ve ayaklar özel bir torba içine sokularak nemlendirilir ve cildin ozonu emmesi sağlanır. Diabete bağlı ayak yaralarında tavsiye edilmektedir.

4. Vücut Boşluklarına Ozon Gazı Verilmesi

• Rektal, vajinal ozon verilmesidir. Makattan ozon gazının verilmesi, ülseratif kolit, Crohn hastalığı gibi iltihabi bağırsak hastalıkları adı verilen bir hastalık grubunda ve özellikle kabızlıkta uygulanmaktadır.

5. Eklem İçine Ozon Gazı Verilmesi

• Ağrılı iltihabi eklem romatizması olan artrit ve tekrarlayan artroz gibi hastalıklarda uzman doktorlar tarafından çok yavaş olarak eklem içine ozon gazı verilir.

Ozon Tedavinin Yan Etkisi Var mıdır?

Ozon gazı solunduğunda toksiktir, göz ve hava yollarını tahriş edebilir. Ancak deneyimli ve eğitimli bir ekiple yapılan uygulamalarda herhangi bir yan etkisi gözlenmemiştir.

Ozon tedavisi, vücudumuzun toksik metallerden kurtulmasına da yardımcı olabilir. Kanserle savaşan bileşiklerin üretimini arttırır ve bağışıklık sisteminin kronik enfeksiyon ve kanser tarafından baskılanan çeşitli kısımlarını güçlendirir. Ayrıca meme, akciğer ve rahimdeki kanser hücrelerinin büyümesini %40-90 oranında durdurmaya yardımcı olur.

Ozon Tedavisinin Faydaları

Ozon Tedavisi; kronik enfeksiyonlar, romatoid artrit, kanser, ülseratif kolit, lupus gibi daha birçok hastalığın tedavisinde kullanılmıştır. I. Dünya Savaşı sırasında doktorlar, anti-inflamatuar ve antibakteriyel özellikleri nedeniyle yaralara topikal olarak bu tedaviyi uygulamışlardır ve diş hekimliğinde sprey veya kompres olarak uygulanmak üzere içme suyu ozon ile dezenfekte edilmiştir. Ozon soluduğumuz havayı arındırırken aynı zamanda bakteri, mantar, parazit, küf, maya ve virüsü seçici olarak bağlayıp yok ederek vücudumuz için detokslayıcı görevi görür.

Ozon tedavisi kaç seans sürer?

Seans sayısı, kişinin antioksidan aktivitesi ve serbest radikal hasarına bağlı olarak değişkendir. Genellikle antiaging uygulamalarda haftada 1-2 kez 10 seanslık kürler önerilmektedir. Bu hastalarda ayda 1 hatırlatma dozları yapılabilmektedir. Enfeksiyon geçirmiş kişilerde ve ağrılı hastalıkları olanlarda haftada birden fazla, hatta aynı gün içerisinde 1-2 seans şeklinde tekrarlanabilir. Tedavi protokolü kişinin sağlık durumuyla doğrudan ilişkilidir ve tedavi planlaması doktor tarafından düzenlenir.

Ozon tedavisi güvenli mi?

Tedavi doğru yapıldığında güvenlidir. Tedavi etkilerinin minimal yan etkilerle güvenli olduğu kanıtlanarak yüzyıllardır yoğun bir şekilde kullanılmış ve incelenmiştir. Doktorun gözetimi altında, sadece çeşitli durumları önlemeye ve tedavi etmeye yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda genel sağlığınıza güçlü bir destek olmaktadır.